Toggle navigation
Contact
English
Turkish
English
German
French
Spanish
Italian
Azerbaijani
Contains
Contains
Whole word
Begins with
Ends with
Dictionary
Search
Dictionary
×
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
ÂZÎN
Results for "ÂZÎN"
YÂD-İ HAZİN
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Hüzünlü hâtıra.
azın yoh
(Azerbaijani - Turkish Dictionary) :
eksiğin yok
AZINLIK [İng. Minority]:
(Sociological Dictionary) :
(Bkz. etnik azınlık, Etnik, Etnik Grup)
ETNİK AZINLIK [İng. Ethnic Minority]:
(Sociological Dictionary) :
Diğer sosyal gruplara göre kültürel faktörlere bağlı olarak etnikliği ortaya çıkmış olan bir sosyal grubun etnik azınlık niteliğine bürünmesi milletlerarası anlaşmalarla gerçekleşmektedir. Meselâ; batı Trakya'daki Türk azınlığı, hem bir etnik grup, hem de Lozan'a göre etnik bir azınlıktır.Bazı durumlarda etnik azınlık grup, bir ülkedeki hâkim gruptan veya gruplardan, daha büyük de olabilir. Meselâ; Güney Afrika'da azınlakta olan beyazlar hâkim (dominat) gruptur.
HAZİNE
(Dictionary of Economics) :
Devlet gelir ve giderlerinin uyumunu ve düzgün ödemeyi güvence altına almaya yönelik mali araçları sağlayan örgüt.Görevleri şunlardır: 1) Bütçede açık çıkması halinde denkleştirici işlem yapar, yani gelir ve gider dengesizliğinden doğan bu açıkları karşılar. 2) Siyasal partilere yardım. 3) Yerel yönetimlerin, öteki özerk ve katma bütçeli kuruluşların finansman açıklarını giderme, bunlara çıkaracakları tahvillerde kefil olma. 4) Tarım ürünlerine destek sağlama. Türkiyede Hazinenin iºlevlerini Merkez Bankası yerine getirmekteydi. 1983te yapılan düzenlemeyle bu görev yeni oluşturulan Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığına verildiBatı ülkelerinin çoğunda maliye ve Hazine neredeyse eşanlamlı kelimeler olmuştur. Anglo-Amerakin sisteminde Maliye Bakanlığına Hazine anlamına gelen Treasury adı verilmiştir.
««
«
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
»
»»
Hidden div
Last Searched Words
DAŞTE
sinnbildlich
alimentology
fanêle
göbek
aşlama
go bail for
transform
gas station
Sıvı
ÂLİYE
yüznumara
Keyword Searches
ılık (210471k)
çüş (98120k)
açık (81962k)
ırmak (74264k)
İNDÎ (72226k)
naşî (61877k)
çatı (60418k)
HÂDİS (58420k)
ılım (57479k)
balık (55868k)
hasır (55003k)
rêsî (54961k)
All Dictionaries
Turkish - French Dictionary
French - Turkish dictionary
Turkish - German Dictionary
German - Turkish Dictionary
Turkish - Spanish dictionary
Spanish - Turkish Dictionary
Turkish - Kurdish Dictionary
Kurdish - Turkish dictionary
Turkish - English dictionary
English - Turkish Dictionary
Turkish - Turkish dictionary
Italian - Turkish dictionary
Ottoman - Turkish Dictionary
Azerbaijani - Turkish Dictionary
Biology Glossary
Philosophical Dictionary
Chemical Dictionary,
Psychology, Dictionary
Sociological Dictionary
Dictionary of Economics
Medicine and Hematology Glossary
Environmental Glossary
Names Dictionary
Nautical Dictionary
Meteorological Glossary
Automotive Industry Glossary
Dream Dictionary of Phrase
Islamic Glossary
Computer, Internet Glossary
Tourism Glossary
Plants Glossary
Recipes Glossary
Welder Dictionary Eng - TR
Welder Dictionary TR - Eng
All Dictionaries