AMAN


Results for "AMAN"

Ottoman - Turkish Dictionary

Fİ AMAN-İLLAH

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Allahın muhafaza, siyânet ve hıfzında.
Ottoman - Turkish Dictionary

FİTNE-İ ÂHİRZAMAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Âhirzamandaki fitne. Deccal fitnesi.(Rivayette var ki: "Fitne-i âhirzaman o kadar dehşetlidir ki, kimse nefsine hâkim olmaz. " Bunun için binüçyüz sene zarfında emr-i Peygamberîyle bütün ümmet o fitneden istiaze etmiş, azâb-ı kabirden sonra $ vird-i ümmet olmuş. Allahu a'lem bissavab, bunun bir te'vili şudur ki: O fitneler nefisleri kendilerine çeker, meftun eder. İnsanlar ihtiyarlarıyla, belki zevkle irtikâb ederler. Meselâ: Rusya'da hamamlarda, kadın erkek beraber çıplak girerler ve kadın kendi güzelliklerini göstermeğe fıtraten çok meyyal olmasından seve seve o fitneye atılır, baştan çıkar ve fıtraten cemalperest erkekler dahi, nefsine mağlup olup o ateşe sarhoşane bir sürur ile düşer, yanar. İşte dans ve tiyatro gibi o zamanın lehviyatları ve kebâirleri ve bid'aları, birer câzibedarlık ile pervane gibi nefisperestleri etrafına toplar, sersem eder. Yoksa cebr-i mutlak ile olsa ihtiyar kalmaz, günah dahi olmaz. ş.)
Ottoman - Turkish Dictionary

HAMAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Peygamber Hz. Musa (A.S.) zamanındaki Mısır Fir'avununun vezirinin ismi.
Ottoman - Turkish Dictionary

HASM-I BÎAMAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Amansız düşman. Merhamet bilmeyen düşman.
Ottoman - Turkish Dictionary

HEM-DAMAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Bacanak.