AŞİYY


Results for "AŞİYY"

Ottoman - Turkish Dictionary

NASİYYE

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Nass oluş. Kat'ilik, şüphesizlik, kesinlik. (Bak: Nass)
Ottoman - Turkish Dictionary

SİYASİYYUN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Politikacılar, siyasetçiler. Devlet idaresine çalışanlar.
Ottoman - Turkish Dictionary

VASİYY

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Yetim gibi güçsüzlerin işleri kendine vazife olarak verilen kimse.
Islamic Glossary

HAŞŞÂŞİYYE

(Islamic Glossary) :
Otçular. İnsanın ot gibi olduğunu ve öldükten sonra yok olacağını iddiâ edenler.İnsan ölünce, cesed çürüyünce rûh yok olmaz. Ölmek, rûhun bedenden ayrılması demektir.Rûh bedenden ayrılınca, maddî olmayan âleme karışır. Kıyâmete kadar yok olmaz. Din âlimlerive fen adamları böyle söylemiştir. Tabiatçılardan az bir kısmı bu sözbi rliğinden ayrılmış, doğruyoldan kaymıştır. Bunlar insanı çöldeki otlara benzetirler. İnsan ot gibi biter, büyür, yok olur,rûhu kalmaz derler. Böyle söyledikleri için Haşşâşîler adı ile anıldılar. İslâm âlimleri,Haşşâşîlerin düşüncelerini çeşitli delîllerle çürüttüler. (Ali bin Emrullah)
Islamic Glossary

VASİYYET (Vasiyet)

(Islamic Glossary) :
Bir kimsenin vefâtından sonra yapılmasını istediği şey veya sonraya bağlı olmak üzere birmalı veya menfeatini (faydayı) bir şahsa veya bir hayır işine teberrû' (bağış) yoluyla temliketmek (sâhib ve mâlik kılmak). Vasiyet edene mûsî, vasiyet edilen şeye mûsâbih, kendisinevasiyet yapılan şahsa mûsâleh denir.Bir müslümanın üzerinden iki gece geçer ve bu gecelerde vasiyet edeceği bir şey olupda vasiyetini yazmaması ona lâyık değildir. (Hadîs-i şerîf-El-Fıkhu Alel Mezâhib-i Erbea)(Hadîs-i şerîfte sâdece iki gecenin bildirilmesi vasiyet yazmakta acele etm eği teşvik içindir.)Her müslüman, ölüm hastalığında bir vasiyet yazmalıdır. Bir kimse vasiyetini iptal edebilir.Vasiyetini inkâr etmesi iptal olmaz. Vasiyeti kabûl eden, öldükten sonra reddedemez.(Abdülhakîm-i Arvâsî)Îmâ ile dahî kılması mümkün iken, kılmadan ölüm hâline gelen kimsenin, namazlarınınkeffâreti yapılması için vasiyet etmesi lâzımdır. (Halebî)