HÂDİS


Results for "HÂDİS"

Islamic Glossary

MÜTEVÂTİR HADÎS

(Islamic Glossary) :
Birçok sahâbînin Resûl-i ekremden ve başka birçok kimsenin de bunlardan işittiği ve kitabayazılıncaya kadar, böyle hep, çok kimselerin haber verdiği hadîs-i şerîfler. (Bkz. Hadîs)
Islamic Glossary

Sahîh Hadîs

(Islamic Glossary) :
Âdil yâni yalancılıktan uzak, büyük günah işlemeyen ve hadîs ilmini bilen kimselerdenişitilen, Resûlullah efendimize kadar, rivâyet edenlerden hiçbiri noksan olmayan ve mütevâtiryâni birçok Sahâbînin Resûl-i ekremden ve başka birçok kimselerin onla rdan naklettiklerihadîsler ve meşhûr, yâni ilk zamanları bir kişi bildirmişken, ikinci asırda şöhret bulan hadîsler.(Bkz. Hadîs)Dört mezheb imâmının (İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe, İmâm-ı Şâfiî, İmâm-ı Mâlik ve İmâm-ıHanbelî'nin) her biri, kendi re'yi (görüşü) ile konuşmadığını bildirmiş ve talebelerine; "Sahîhhadîse rastlarsanız, benim sözümü bırakın. Resûlullah'ın hadîsine uyun !" demiştir. Mezhebimâmlarımız bu sözü, kendileri gibi müctehîd olan derin âlimlere söylemişlerdir. Çünkü böylebir işi ancak onlar anlar ve yapabilir... (Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî)
Turkish - English dictionary

hadis

(Turkish - English dictionary) :
1. hadith. 2. the study of hadiths.
Turkish - English dictionary

hadise

(Turkish - English dictionary) :
event, incident, occurrence. çıkarmak to make trouble, cause trouble, make a fuss.
Turkish - English dictionary

hadiseli

(Turkish - English dictionary) :
eventful, marked by unpleasant events.