KER


Results for "KER"

Islamic Glossary

KERÎM (El-Kerîm)

(Islamic Glossary) :
1. Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Kudreti (gücü) var ikenaffeden, vâd ettiğini yapan, vermesi ve ihsânı (lütfu) bol olan, ümîd edilenin üstünde olan, nekadar verdiğini ve kime verdiğini hesâb etmeyen, kendisine sığınanı ko ruyan ve isteyenizenginleştiren.Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:Ey (öldükten sonra dirilmeyi inkâr eden kâfir) insan! Kerîm olan Rabbine karşı senialdatan ne? ("Dilediğini yap; çünkü Rabbin kerîmdir. Kimseyi azâba uğratmaz, cezâda acelede etmez" diyen şeytan mıdır?). (İnfitar sûresi: 6)Ey Allah'ım! Sen affedicisin, Kerîmsin, affı seversin, beni affeyle. (Hadîs-i şerîf-Tergîbvet-Terhîb)Allahü teâlâdan yüksek dereceler isteyin. Zîrâ O, kerîmdir. (Hadîs-i şerîf-İhyâ-ül-Ulûm)2. Muhterem, cömert, büyük zât. Herkese faydalı işleri yapmak.Kerîmler ile yapılacak her iş kolay olur. (İmâm-ı Rabbânî)Kerîmler sofrasında ehil ile nâ-ehil aynıdır. Yâni kâbiliyetli olanlarla kâbiliyetsizler aynıdır.(Mevlânâ Hâlid)
Islamic Glossary

KERÛBİYÂN

(Islamic Glossary) :
Azâb meleklerinin büyükleri. Kerûb kelimesinin Farsça çoğul şeklidir. Arabî çoğul şekli iseKerûbiyyûn'dur.Kerûbiyân, meleklerin havâssı, yâni üstünlerindendir. Bu ve Cebrâil, İsrâfil, Mikâil, Azrâilgibi büyük melekler, peygamberlerden başka, bütün insanlardan daha üstündür. Müslümanlarınsâlihleri (iyileri) ve velîleri (sevdiği kullar), meleklerin avâmı ndan yâni aşağılarından dahaüstündür. Meleklerin avâmı (aşağı derecede olanları), insanların fâsıklarından yâni açıktangünâh işliyenlerinden daha üstündür. (Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî)
Islamic Glossary

KUR'ÂN-I KERÎM

(Islamic Glossary) :
Allahü teâlânın Cebrâil aleyhisselâm vâsıtasıyla Muhammed aleyhisselâma yirmi üç senedeArabça olarak indirdiği, bize kadar ilk nâzil olduğu şekilde tevâtürle, yalan söylemelerimümkün olmayan üstün vasıflı insanların bildirmeleri ile gelen ve mushaf larda yazılı olup,okunması ile ibâdet edilen, hiçbir kimsenin bir benzerini getiremediği ve getiremeyeceği sonilâhî kitap.Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:De ki, insanlar ve cinler birbirlerine yardımcı olarak, (belâgat, güzel nazm ve kâmilmânâda) bu Kur'ân-ı kerîmin bir benzerini ortaya koymak için bir araya gelseler, yemînolsun ki, yine de benzerini ortaya koyamazlar. (İsrâ sûresi: 88)Kur'ân-ı kerîm için, bu sihirdir, bu ancak bir insan sözüdür, dedi. İşte bunu söyleyeni,şiddetli bir ateş içinde, Cehennem'e atacağım. Şiddetli ateşin ne olduğunu sen ne bilirsin?O, (içine girenleri) ne çıkartır, ne azâbdan vaz geçer. İnsanın derisini karartır, yakar.Orada on dokuz (azâb yapan melek) vardır. (Müddessir sûresi: 24-30)Her kim beş vakit farz namazda Kur'ân-ı kerîm okursa, Hak teâlâ her harfine yüzsevâb verir. Her kim namazdan başka vakitlerde Kur'ân-ı kerîm okursa, her harfine onsevâb verir. Her kim, (tegannîsiz ve hürmetle okunan) Kur'ân-ı kerîmi ayakta veya oturarakhürmet ile dinlerse, her harfine bir sevâb verir. Her kim Kur'ân-ı kerîmi hatm eylese(baştan sona okusa), o kulun duâsı Allah indinde kabûl edilir. (Hadîs-i şerîf-Ey Oğulİlmihâli)Kur'ân-ı kerîm okuyanın ana-babası kâfir olsalar bile, azâbları hafifler. (Hadîs-işerîf-Tenbîh-ül-Gâfilîn)Kur'ân-ı kerîme, ehliyeti olmadan mânâ veren, Cehennem'de azâb görecektir. (Hadîs-işerîf-Berîka)Kur'an-ı kerîm, Muhammed aleyhisselâmın sözü değildir. Allah kelâmıdır. Hiçbir insan öyledüzgün söyleyemez. Kur'ân-ı kerîmde bildirilenlerin hepsine İslâmiyet denir. Hepsine inananinsana mü'min ve müslüman denir. Birini bile beğenmemeye îmânsızlık, yâni küfür denir.(Abdülhakîm-i Arvâsî)Kur'ân-ı kerîmin her bir harfinde bin bir derde bin bir türlü devâ (şifâ) vardır. (Ebü'l-LeysSemerkandî)Modern ilmin on dört asır geriden tâkib ettiğiKur'ân, ben şehadet ederim ki, Allahkelâmıdır. (Kaptan Dr. Coustea)Kur'ân'ın içinde pekçok tekrarlar vardır. Onu okuduğumuz zaman, bu tekrarlar biziusandıracak sanılıyor, fakat biraz sonra bu kitap bizi kendisine çekiyor. Bizi hayranlığa vesonunda büyük saygıya götürüyor. (Goethe)İslâm dîninin kaynağı olan Kur'ân'da cihân medeniyetinin dayandığı bütün temellerbulunmaktadır. O kadar ki, bugün bizim uygarlığımızın, Kur'ân'ın bildirdiği temel kâidelerüzerine kurulduğunu kabûl etmemiz gerekir. (Gaston Karl)
Islamic Glossary

LEŞKER-İ DUÂ

(Islamic Glossary) :
Duâ ordusu. Sıkıntı ve darda kalan müslümanlara duâları ile yardımda bulunan Allahüteâlânın sevgili kulları, sâlih müslümanlar, velîler topluluğu. (Bkz. Duâ Ordusu)Leşker-i gazâ (cephede savaşan asker), leşker-i duânın yardımına muhtâçtır. İhlâs ileyapılan duâ muhakkak kabûl olur. (İmâm-ı Rabbânî)Leşker-i duâ, leşker-i gazâdan akvâdır (daha kuvvetlidir). (İmâm-ı Rabbânî)
Islamic Glossary

LEŞKER-İ GAZÂ

(Islamic Glossary) :
Gazâ ordusu, savaşan askerler. Allahü teâlânın rızâsı için O'nun dînini yaymak, din, nâmusve vatanlarını korumak için düşmanla savaşan müslümanlar. (Bkz. Gazâ)