MODEL


Results for "MODEL"

Dictionary of Economics

HECKSCHER-OHLİN MODELİ

(Dictionary of Economics) :
İsveçli iktisatçı Heckscher (1879-1952) ile öğrencisi Ohlin (1899-1979 tarafından geliştirilen ve uluslararası ticareti açıklamaya yönelik model. Bu modele göre ülkelerde faktör fiyatları farklıdır. Dolayısıyla ülkeler malları farklı maliyetlerle üretilirler. Maliyet farkının nedeni faktör fiyatlarının frklı oluşu, faktör fiyatlarının farklı oluşunun nedeni de faktör miktarlarının farklı oluşudur. Emek unsuru bol olan ülkede, emek ucuzdur, dolayısıyla emek-yoğun malları da bu ülke daha ucuza üretir. Böyle olunca ülkelerin kendilerinde ucuz faktörleri daha çok kullanan malların üretiminde uzmanlaşmaları halinde bundan tüm ülkeler kazançlı çıkar.Bu teorim birçoık teste tabi tutulmuştur. En ilginç test ise Leontiefn ABD ekonomisin bu teorem açısından incelediği çalışmasıdır. Çünkü bu çalışmada ABD ihracatı emek yoğun ithalatı ise sermaye yoğun bir ülke olarak çıkmıştır. Oysa Heckscher-Ohlin teorimine göre tersinin çıkması gerekirdi. Sonradan Leontiefin bu çalışmada izlediği yolun hatalı olduğu, dolayısıyla yanlış olanın teori değil, Leontiefi çalışması olduğu öne sürülmüştür. (Leontiefin çalışması bir ABDli iºçinin öteki ülkelerdeki iºçilerden üç kat daha verimli olduğu varsayımına dayalıydı. Bu noktadan eleştiriye uğramıştır. Heckscher-Ohlin teoremi halen üniversitelerde iktisat öğretiminde önemini ve yerini korumakta, klasik dış ticaret teorisinin Ricardonun karşılaştırmalı üstünlük teorisi ile birlikte esasını oluşturmaya devam etmektedir.
Dictionary of Economics

İKTİSADİ MODELLER

(Dictionary of Economics) :
(Bk. Model)
Dictionary of Economics

KALDOR‘UN BÜYÜME MODELİ

(Dictionary of Economics) :
Serbest rekabet uygulaması altında işsizliğin ortadan kaldırılacağını öngören teoridir. Hızlı bir gelişmenin sağlanabilmesi ve işsizliğin ortadan kaldırılabilmesi için daha yüksek bir yatırım oranı gereklidir. Bunun için başlangıçta tarasrufların yatırımlardan fazla olması gerekmektedir. Bu yüksek bir bütçe açığı, yüksek bir harcama düzeyi demektir. Bu durumda fiyatlar genel düzeyi yükselecektir. Bu reel ücretlerin düşmesi ve müteşebbis karlarının artması demetir. Müteşebbislerin marjinal tasarruf eğilimleri, ücret kesimine göre daha fazla olduğundan (Kaldor böyle kabul eder) tasarruf artar ve başlangıçtaki yatırım düzeyi ile eşitlenir. Böylelikle yatırımlar artmış, dolayısıyla istihdam düzeyi ve büyüme hızı yükselmiştir.
Dictionary of Economics

KALDOR’UN DAĞILIM MODELİ

(Dictionary of Economics) :
Ekonominin tam istihdam koşuları içinde bulunduğu bir durumda, toplam hasılanın, ücretlerle karlar arasında nasıl dağılacağını, Keynesgil araçlar yardımıyla incleyen model.
Dictionary of Economics

KLASİK DENGE MODELİ

(Dictionary of Economics) :
Klasik makro model olarak da bilinir. Kapitalist bir ekonominin eşanlı genel dengesinin nasıl oluştuğunu gösteren mekanizmadır. Bu modele göre, gerek emek arzı ve gerekse emek talebi gerçek ücretlere bağlıdır. Gerçek ücretler artarsa emek arzı artar, emek talebi azalır. Böyle olunca emek piyasasında dengeyi sağlayan, yani emek arz ve talebini elişteleyen bir ücret düzeyi daima vardır ve emek piyasası da ekonominin bu ücret düzeyine yönelmesini sağlar. Şayet nüfus artarsa denge ücret düzeyi düşme eğilimine girer, eğer sermaye stoku artarsa, emek talebi yükselir, denge ücret düzeyi yükselme eğilimine girer.Üretim düzeyinin teknoloji veri iken emik piyasası belirler. Çünkü teknoloji veri iken, ne kadar üretim yapılacağı çalışacak insan sayısına bağlıdır ve bunu da emek piyasası belirlemektedir.üretim düzeyi de ortaya çıktıktan sonra, para arzına bağlı olarak fiyatlar genel düzeyi oluşturur: Fiyatlar genel düzeyini belirleyen toplam arz ve toplam taleptir. Toplam arzı üretim düzeyi oluşturur. Toplam talep ise toplam para miktarına bağlıdır. Bunu, paranın tedavül hızı belli iken, para miktarı, yani para arzı tayin eder.Gerçek ticaretler ve fiyatlar genel düzeyi belli olduğuna göre parasal ücretler de ortaya çıkmış demektir. Çünkü parasal ücret zaten gerçek ücretlerin fiyat hareketlerine göre düzeltilmesiyle ortaya çıkar.Öte yandan insanların gelirlerinden tüketmedikleri kısım tasarruftur. Ekonominin yatırım düzeyi ve tasarruf düzeyi faizlere bağlı olarak değişir. Dolayısıyla faizler tasarruf ve yatırımların eşitliğini sağlayacak şekilde hareket eder: Tasarruflar yatırımları aşarsa faizler düşer. Yatırımlar, tasarrufları aşarsa faizler yükselir ve ikisinin eşitliği sağlanır.Görüldüğü gibi, ekonominin eşanlı genel dengesi mal ve hizmet fiyatlarının, faizlerin ve ücretlerin hareketiyle oluşmaktadır. Bunlar piyasalardan herhangi birinde meydana gelebilecek bir eksik ya da fazlayı aşağı yukarı hareket ederek gidermekte, böylece tüm piyasalarda eşanlı olarak arz ve talep dengeleri sağlanmaktadır. Dolayısıyla teknolojinin, insanların öznel tercihlerinin ve pazar arzının belli değerleri için ekonomide belli dengeler meydana gelmektedir.