SELAMET


Results for "SELAMET"

Ottoman - Turkish Dictionary

SELAMET

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Kurtuluş, tehlikeden sâlim olmak. Korktuklarından, fenalıklardan kurtulmak. * Neticede imân ile kabre girmek. * Edb: Doğruluk, sağlamlık.
Ottoman - Turkish Dictionary

SIDK U SELÂMET

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Doğruluk ve selâmetlik için oluş.
Islamic Glossary

Kalb Selâmeti

(Islamic Glossary) :
Kalbin kibir, riyâ, kıskançlık, kin ve düşmanlık gibi kötü düşüncelerden kurtulup, iyi ahlâkile ahlâklanması.Kalbin selâmeti, onun mâsivâyı (Allahü teâlâyı unutturan her şeyi) terketmesine bağlıdır.(İmâm-ı Rabbânî)Kalbin selâmeti için şunlara dikkat etmek lâzımdır: 1) Ahlâkı güzel olanlarla berâber olmak,2) Kur'ân-ı kerîm okumaya devâm etmek, 3) Fazla yemek yememek, 4) Gece namazlarınadevâm etmek, 5) Seher vaktinde Allahü teâlâya yalvarmak, istiğfâr etmek, g ünahlarınınbağışlanmasını istemek. Seher vakti sabah namazının vaktinin girmesinden bir saat öncekivakittir. (Ahmed bin Âsım Antâkî)
Islamic Glossary

SELÂMET

(Islamic Glossary) :
Her türlü korku ve tehlikeden uzak olma, kurtulma.Kimi, selâmette olmak sevindirirse, onun san'atı susmak olsun. (Hadîs-i şerîf-Usûl-üAşere)Birbirinize selâm veriniz! Birbirinize yiyecek ikrâm ediniz! Akrabânızın haklarınıgözetiniz! Gece herkes uyurken namaz kılınız. Bunları yaparak selâmetle Cennet'e giriniz.(Hadîs-i şerîf-Kitâb-ül-Metcer-ur-Râbih)Sâlih ameller, İslâm'ın beş şartıdır. Sâlih amelleri yapmadan kalb selâmette olmaz. (İmâm-ıRabbânî)Nefsin arzûlarını terk eden temiz olur, âfetlerden selâmet bulur. (Ahmed Fârûkî)
Turkish - English dictionary

selamet

(Turkish - English dictionary) :
,-ti 1. soundness; healthiness, correctness. 2. safety, security; peace, well-being, freedom from worry. 3. success, favorable outcome. 4. salvation, deliverance. le 1. Godspeed! 2. safely, safe and sound. bulmak/e çıkmak/e ermek 1. to reach safety. 2. to be delivered from trouble. 3. (for something) to turn out well.