acık


Results for "acık"

Dictionary of Economics

ENFLASYONİST AÇIK

(Dictionary of Economics) :
Ekonomide mevcut toplam talebin toplam arzdan daha fazla olmasından dolayı ortaya çıkan açıktır. Böyle durumlarda, eğer toplam talep arz seviyesine indirilemezse veya toplam arz talebi karşılayacak kadar yükseltilemezse, fiyatlar yükselir.
Dictionary of Economics

AÇIK ARTIRMA

(Dictionary of Economics) :
Alıcılar arasında rekabet yaratmak suretiyle, satın alınacak nesneye en yüksek fiyatı verecek alıcıyı bulmak için uygulanan bir satış yöntemidir. Açık artırma ile elde edilecek hasılat, yaşanan ekonomik koşullar ile doğru orantılı olup, ekonomik genişleme dönemlerinde yüksek fiyatlara alıcılar bulunurken, ekonomik daralma dönemlerinde bunun tersi olmaktadır.
Dictionary of Economics

AÇIK KREDİ

(Dictionary of Economics) :
Müşteriye duyulan güven nedeniyle, sadece bir imza karşılığı açılan kredidir. Açık kredi uygulamasında, kefalet veya teminat istenemez. Açık krediden yararlanan kişi alacaklıya karşı, yasalara göre tüm mal varlığı ile sorumludur.
Dictionary of Economics

AÇIK EKONOMİ

(Dictionary of Economics) :
İthalat ve ihracat üzerinde hiçbir sınırlanmanın bulunmadığı veya faktör hareketlerinin karşılıklı olarak serbest olduğu ekonomidir.
Dictionary of Economics

AÇIK PAZAR

(Dictionary of Economics) :
Tekelleşmenin ve alım satım işlemlerinde piyasa dışı müdahalelerin olmadığı piyasalardır.