alet
ZELALET
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Alçaklık, hakirlik, horluk. Zillet.
ZİNDAN-I ATÂLET
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Atâlet zindanı. (Bak: Himmet)
risalet
(Azerbaijani - Turkish Dictionary) :
elçilik
Aletçilik.
(Philosophical Dictionary) :
(Os. Aletiyye, Fr. Instrumentalisme, İng. Instrumentalism). Amerikan düşünürü pragmacı John Dewey'nin öğretisi... Amerikan düşünürü William James'in (1842-1910) uygulayıcılığından (pragmatizm) yola çıkan Amerikan düşünürü John Dewey'nin (1859-1952) aletçilik (enstrümantalizm) öğretisine göre bilimsel yasa, kuram ve kavramlar birer aletten ibarettirler. Başarılı olurlarsa iyi ve gerçektirler, başarılı olmazlarsa gerçek değildirler ve kötüdürler. Deneysel mantık adıyle de anılan aletçiliğe göre biliin, belli bir durumda en elverişli davranışın araştırılmasını sağlamaktan başka, hiç bir objektif gerçekliği yoktur. bkz. Uygulayıcılık, İyicilik, Olguculuk.
Paletnoloji.
(Philosophical Dictionary) :
(Os. İlm-i kablettarih, Fr. Palethnologie). Tarihten önceki zamanları inceleyen bilim.