content
bone of contention
(English - Turkish Dictionary) :
anlaşmazlık sebebi.
content 1
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. içerik. 2. miktar: This coal has a high sulfur content. Bu kömürün kükürt miktarı yüksek.
content 2
(English - Turkish Dictionary) :
s. hoşnut, memnun. i. hoşnutluk, memnuniyet. f. hoşnut etmek, memnun etmek, tatmin etmek.
contented
(English - Turkish Dictionary) :
s. hoşnut, memnun; rahat, mutlu.
contention
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. sav, iddia, tez. 2. yarışma, müsabaka. 3. kavga, münakaşa.