denge


Results for "denge"

Dictionary of Economics

TÜKETİCİ DENGESİ

(Dictionary of Economics) :
Elindeki sınırlı geliriyle tatminini maksimuma çıkarmak amacında olan tüketicinin amacına ulaşması. Daha teknik bir tanımla, tüketiciye aynı tatmin düzeyini sağlayan farklı mal bileşimlerinin geometrik yeri olan kayıtsızlık eğrisi ile parasal gelir düzeyi sabit olan tüketicinin fiyatı değişmeyen iki maldan satın alabileceği farklı bileşimleri gösteren bütçe doğrusunun kesiştiği nokta tüketici dengesini ifade eder.
Dictionary of Economics

UZUN DÖNEMDE FİRMA DENGESİ

(Dictionary of Economics) :
(Bk. Tam Rekabette Firma Dengesi)
Dictionary of Economics

TİCARET DENGESİ

(Dictionary of Economics) :
Bir ülkenin ödemeler bilançosundaki toplam ithalat ile toplam ihracat arasındaki farktır. Toplam ithalatın toplam ihracattan fazla olması ticaret dengesi açığını; az olması ise ticaret dengesi fazlasını gösterir. Ülkenin ihracat ve ithalat rakamlarının eşit olduğunda, ülkede ticaret dengesi sağlanmıştır.
Dictionary of Economics

DENGELİ BÜYÜME

(Dictionary of Economics) :
Ekonomide tüm sektörlerin birbirleriyle uyumlu biçimde büyümelerini öngören plana verilen addır. Bu tür planlar genellikle az gelişmiş ülkelerde yapılır. Dengeli büyümenin gerçekleştirilebilmesi, birbirini tamamlayıcı nitelikte bir üretim zincirinin gerçekleştirilmesine bağlıdır. ???
Dictionary of Economics

TÜKETİCİ DENGESİ

(Dictionary of Economics) :
Tüketicinin sınırlı bütçe olanaklarıyla, ulaşabileceği en yüksek faydayı sağlayan mal ve hizmet toplamıdır. Tüketici dengesi kardinal fayda yaklaşımı ve ordinal fayda yaklaşımı denilen iki yöntemle saptanmaktadır.