ket


Results for "ket"

Dictionary of Economics

TÜKETİCİ DENGESİ

(Dictionary of Economics) :
Elindeki sınırlı geliriyle tatminini maksimuma çıkarmak amacında olan tüketicinin amacına ulaşması. Daha teknik bir tanımla, tüketiciye aynı tatmin düzeyini sağlayan farklı mal bileşimlerinin geometrik yeri olan kayıtsızlık eğrisi ile parasal gelir düzeyi sabit olan tüketicinin fiyatı değişmeyen iki maldan satın alabileceği farklı bileşimleri gösteren bütçe doğrusunun kesiştiği nokta tüketici dengesini ifade eder.
Dictionary of Economics

TÜKETİCİ RANTI

(Dictionary of Economics) :
Tam rekabet piyasasında ortaya çıkan tek bir fiyat nedeniyle, bir mala daha yüksek fiyat ödemeyi kabul eden tüketicinin bu aradaki farktan dolayı elde ettiği subjektif avantajdır. Örneğin, tam rekabet piyasasında A malının fiyatı 1000 lira olarak ortaya çıkmış olsun, bu mal 1000 liradan almak isteyenler hiçbir rant elde edemeyeceklerdir. Fakat bazı kişiler o mala karşı duydukları zaruret nedeniyle, 1200 lira ödemeye razı olabilirler. Ama piyasada fiyat 1000 lira olarak oluştuğundan, aradaki 200 liralık fark birim başına tüketici rantını gösterir. (Ayrıntılı bilgi için bk. Kademeleştirilmiş Fiyatlar)
Dictionary of Economics

TÜKETİM

(Dictionary of Economics) :
Mal ve hizmetlerin nihai olarak kullanılıp tüketilmesi. Bu anlamda tüketim, ürünlerin başka malların üretimde kullanılmasını içermez. Ekonomik istatistiklerde işletmelerin fabrika ve makine alımları yatırım olarak kabul edilir ve tüketim sayılmaz, ama özel kişilerin satın aldıkları dayanıklı malar tüketime katılır. Yukarıdaki tanımıyla tüketim gelişmiş ülkelerde gayrisafi milli hasılanın yaklaşık dörtte üçünü oluşturur. Bunun yüzde 15-20sini de kamu kesiminin yaptığı savunma harcamaları, toplumsal amaçlı ödemeler, memur maaşları ve kamu işletmelerinin cari harcamaları oluşturur. Özel harcamaların gıda ile dayanıklı ve dayanıksız mallar arasıdaki dağılımı ekonomik açıdan birbirine benzeyen gelişmiş ülkelerde büyük benzerlik göstermektedir. Klasik iktisat kuramına göre, tüketimi gelirler ve fiyatlar belirler. Karmaşık bir modern toplumda toplumsal baskılar, moda alışkanlık vb. gibi unsurlar da rol oynamakla birlikte, asıl belirleyici fiyat ve gelirdir.
Dictionary of Economics

TÜKETİM EĞİLİMİ

(Dictionary of Economics) :
Tüketicilerin toplam gelirin ya da gelirdeki bir artışın ne kadarını tasarruf etmeyip mal ve hizmetlere harcama eğiliminde olduklarını gösteren orantı. Toplam tüketimin toplam gelire bölünmesiyle oratalama tüketim eğilimi, gelirdeki artışın tüketimde çıkarttığı artışa da marjinal tüketim eğilimi denir. Marjinal tüketim eğilimi ile marjinal tasarruf eğiliminin toplamı bire eşittir. Çünkü varsayıma göre gelirini ya tüketmekte ya da tasarruf etmektedir.
Dictionary of Economics

TÜKETİM FONKSİYONU

(Dictionary of Economics) :
Tüketici harcamaları ile bu harcamaları belirleyen gelir, servet, fiyat düzeyi, gelecekteki gelirle ilgili beklentiler, yaş, eğitim gibi etkenler arasındaki ilişki. Tüketim harcamaları milli gelerin artan bir fonksiyonudur. Yani, milli gelir yükseldikçe tüketim artar, milli gelir azaldıkça tüketim daralır. Gelirle tüketim arasındaki bu fonksiyonel ilişki oldukça düzgün bir ilişkidir. Yani, belli bir dönem içinde gelir aynı aralıklarla arttıkça, tüketim de düzgün bir hızla yükselir. Bu demektir ki, gelir artışı ile bu gelir artışından yapılan tüketim harcamaları (tüketimdeki artışlar) arasında, belli bir dönemde, değişmez bir oran mevcuttur.