meçli


Results for "meçli"

Ottoman - Turkish Dictionary

MECLİSÎ

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Meclisle alâkalı. Meclise ait.
Ottoman - Turkish Dictionary

MECLİSİYAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Meclis ehli. Mecliste bulunan âzâlar.
Ottoman - Turkish Dictionary

NAKILMECLİS

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Söz taşıyan. Dedikoduculuk yapan. Gammaz.
Dictionary of Economics

BORSA MECLİSİ

(Dictionary of Economics) :
Borsanın yürütme organı.
Dream Dictionary of Phrase

MECLİS

(Dream Dictionary of Phrase) :
Politikacıların bulunduğu meclis menfaat çatışmasına, söz ve fiilde gösteriş ve riyaya, iş değil söz üretmeye, kitle avcılığına ve demagojiye; Vaaz ve nasihat meclisi üzüntü ve sıkıntıdan kurtulmaya, öğüt ve tavsiyelerin gereğini yerine getirmeye, Kur'ann meclisi ve orada adabına uygun olarak oturmak esenlik ve makama, İlim meclisi adınlık kafaya, güzel ve anlamlı hayata; Meclis rütbeye, makama, ev halkına, binit vasıtalarına yahut üzerine oturulan sedir, koltuk, divan vb. şeylere; Geniş mecliş iç aydınlığına ve bol geçime; dar meclis kasvet ve sıkıntıya; Bir yerde görülen insan toplulukları hayır üzere bir araya gelmişlerse hayrın husulüne, şer üzerine toplanmışlarsa nifak ve bozgunculuğa; Bilinmeyen ve orada bol rızık bulunan meclis çok hayırlı amellere, cihada, şehadet veya hayırlı dünyalığa delalet eder.