tel

Results for "tel"

tell fortunes
(English - Turkish Dictionary) :
fal açmak/bakmak.

tell in s.o.´s favor
(English - Turkish Dictionary) :
(bir şey) birinin lehinde olmak.

Tell me another one!
(English - Turkish Dictionary) :
k. dili Haydi oradan!/Hadi hadi!/Hadi canım sen de!/Külahıma anlat!

tell of
(English - Turkish Dictionary) :
1. -i anlatmak, -den bahsetmek: The book tells of his adventures in Scotland. Kitap onun İskoçya´daki maceralarından bahsediyor. 2. (bir şeyin) belirtisi olmak: That garden tells of much thought and care. O bahçenin epey düşünce ve özenin ürünü olduğu belli.

tell on s.o.
(English - Turkish Dictionary) :
k. dili birinin yaptığı olumsuz bir şeyi (başkasına) söylemek: He´s gone to tell the teacher on me. Hocaya ne yaptığımı söylemeye gitti. Don´t you tell on me! Ne yaptığımı kimseye söyleme!

Last Searched Words

Turkish - English Dict.

English - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Spanish - Turkish Dict.

Turkish - Germany Dict.

etrafını çevirmek

Ottoman - Turkish Dict.

Turkish - French Dict.

Germany - Turkish Dict.

Turkish - French Dict.

Turkish - French Dict.

Turkish - Kurdish Dict.

Turkish - Spanish Dict.

Güney Kutup Dairesi

Keyword Searches

Turkish - French Dict.

ılık (134949k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (90904k)

Turkish - French Dict.

açık (72550k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (61125k)

Turkish - French Dict.

ırmak (53978k)

Turkish - French Dict.

çatı (52500k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (51647k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (51234k)

Turkish - French Dict.

balık (50470k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (46834k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (43718k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (43329k)