ÂSÂN


Results for "ÂSÂN"

Ottoman - Turkish Dictionary

HİRASAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Korkak, ürkek, korkan, çekinen.
Ottoman - Turkish Dictionary

HORASAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. İran'ın doğusunda bir memleket adı. * Erzurum vilâyetine bağlı bir kasaba adı. * Tuğla tozu ile kireçten yapılan bir nevi sağlam harç ismi. * Kelime mânası: Doğan güneş.
Ottoman - Turkish Dictionary

HORASANÎ

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Horasana ait. Horasanlı. * Sarıktan daha büyük görünen hoca kavuğu.
Ottoman - Turkish Dictionary

HZ. HASAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Hz. Ali'nin (R.A.) oğludur. Hz. Peygamber'in (A.S.M.) sevgili torunudur. Cennet'le tebşir olunmuştur. Hz. Peygamber (A.S.M.) kendisi için cennet gençlerinin seyyidi buyurmuştur. (Hi: 3-49)(Hazret-i Hasan ve Hüseyin'in Emevilere karşı mücadeleleri ise, din ile milliyet muharebesi idi. Yâni, Emeviler, Devlet-i İslâmiyeyi, Arab milliyeti üzerine istinad ettirip râbıta-i İslâmiyeti, râbıta-i milliyetten geri bıraktıklarından, iki cihetle zarar verdiler:Birisi: Milel-i sâireyi rencide ederek tevhiş ettiler. Diğeri : Unsuriyet ve milliyet esasları, adâleti ve hakkı tâkip etmediğinden zulmeder. Adalet üzerine gitmez. Çünki: Unsuriyet-perver bir hâkim, milletdaşını tercih eder, adalet edemez. $ferman-ı kat'isiyle: Râbıta-i diniye yerine râbıta-i milliye ikame edilmez; edilse, adalet edilmez; hakkaniyet gider.İşte Hazret-i Hüseyin, râbıta-i diniyeyi esas tutup muhik olarak onlara karşı mücadele etmiş, tâ makam-ı şehadeti ihraz etmiş. M.)
Ottoman - Turkish Dictionary

KARABASAN

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
t. Kâbus. Sıkıntılı ve korkunç rüya. * Bir kimsenin içine düştüğü pek sıkıntılı ruh durumu.