ÂSÎ
Halîfe-i Râşide
(Islamic Glossary) :
İnsanlara, İslâm dînini anlatma vazîfesini Peygamber efendimiz gibi yapan ve âyet-ikerîmelerde veya hadîs-i şerîflerde halîfe olacağı işâret olunan halîfe. Buna, Halîfe-i âdile dedenir. (Bkz. Hulefâ-i Râşidîn)
HASÎB (El-Hasîb)
(Islamic Glossary) :
Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Her mahlûkun (yaratılmışın)varlığına, varlığının devâmına, âhirette hesâbını görmeğe kâfi olan.Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:O peygamberler ki, Allah'ın emir ve yasaklarını insanlara tebliğ ederler ve O'ndankorkarlar. Hasîb olarak Allahü teâlâ kâfidir. (Ahzâb sûresi: 39)Şânı yüce olan Allahü teâlâ, her şeyi hasîbdir. Bu öyle bir vasıftır ki, O'nun hakîkati Allahüteâlâdan başkası için düşünülemez. Allahü teâlâdan başka hiçbir varlık tam ve hakîkî mânâsıylahasîb olamaz. Allahü teâlâ sâdece eşyânın bir kısmını değil, tek başına her şeyi hasîbdir. (SeyyidAbdülhakîm Arvâsî)
HASÎS
(Islamic Glossary) :
Parasını ve malını harcamamak için her türlü sıkıntıya, eziyete katlanan, paraya, mala aşırıdüşkün olan; dînen verilmesi îcâb edeni, zekâtı ve sadakayı vermeyen, pinti, eli sıkı olan, bahîl,malda ve ilimde cimrilik eden. (Bkz. Cimri)Hasîs olanlar, her ne kadar zâhid (dünyâyı istemiyor) olsalar da Cennet'e giremezler.(Hadîs-i şerîf-Zevâcir)Ahlâk-ı zemîme (kötü ahlâk) olan dört şeyden vazgeç, onlardan çok sakın. Bunlar: Çokmal toplayıp yememek, hiç ölmeyecekmiş gibi dünyâya sarılmak, hasîs olmak, harîs(dünyâya düşkün) olmak. (Hadîs-i şerîf-Ey Oğul İlmihâli)Hasîslerin en fenâsı, müslümanlara emr-i ma'rûf ve nehy-i münker yapmayanlar, Allahüteâlânın emir ve yasaklarını bildirmeyenler, onlara dinlerini öğretmeyenler veya yanlışöğretenlerdir. (Ahmed Rıfat)Günahların büyüğü üçtür: Hasîslik, hased (çekememezlik) ve riyâ (gösteriş). (İmâm-ıGazâlî)
HÂŞİMÎ
(Islamic Glossary) :
Peygamber efendimizin dedesi Hâşim bin Abdi Menâf'ın soyundan gelen. (Bkz. BenîHâşim)
HAŞŞÂŞİYYE
(Islamic Glossary) :
Otçular. İnsanın ot gibi olduğunu ve öldükten sonra yok olacağını iddiâ edenler.İnsan ölünce, cesed çürüyünce rûh yok olmaz. Ölmek, rûhun bedenden ayrılması demektir.Rûh bedenden ayrılınca, maddî olmayan âleme karışır. Kıyâmete kadar yok olmaz. Din âlimlerive fen adamları böyle söylemiştir. Tabiatçılardan az bir kısmı bu sözbi rliğinden ayrılmış, doğruyoldan kaymıştır. Bunlar insanı çöldeki otlara benzetirler. İnsan ot gibi biter, büyür, yok olur,rûhu kalmaz derler. Böyle söyledikleri için Haşşâşîler adı ile anıldılar. İslâm âlimleri,Haşşâşîlerin düşüncelerini çeşitli delîllerle çürüttüler. (Ali bin Emrullah)