AFET


"AFET" Kelimesi için arama sonuçları

Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İLMİYE KIYAFETİ

(Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
İlmiye mensublarının giyiniş tarzları. İlmiye kıyafeti; şalvar, cübbe ve sarıktı. Bununla birlikte ilmiye mensublarının kıyafetlerinde bazı değişiklikler de vardı. Orta derecedekiler cübbe ile sokağa çıktıkları halde üst tabakayı teşkil eden ricâl kısmı, lata yahut biniş giyerlerdi. Ayrıca ilmiyenin, "İlmiye" maddesinde yazılı, resmi günlere mahsus kıyafetleri de vardı. (O.T.D.S.)
Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İZAFET-İ MAKLUB

(Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Ters çevrilmiş terkib. Muzaf-un ileyh ile muzafın yer değiştirmesi olup, böylece birleşik isim ve sıfatlar yapılır. Bu terkibler semâidir; işitilmekle öğrenilir, bir kaideye bağlı değildir. Her terkib bu şekle sokulmaz. Meselâ: Tâb-ı meh: Meh-tâb: Ay ışığı. Çeşm-i âhu: Ahu-çeşm: Ceylân gözlü. Nazar-ı haram: Haram-ı nazar... gibi.)
Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İZAFET-İ MAKTU'

(Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Kesik tamlama. Terkib-i izafet-i maktu'da denir. Esre'yi kaldırmağa da fekk-i izafet denir. Yani izafetin kaldırılması demektir. Meselâ: Câme-hâb $ : Yatak. Câme-i hâb $ : Uyku elbisesi. Ser-rişte $ : İp ucu, vesile, tutamak. Ser-i rişte $ : İpin ucu.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük

İZAFETEN

(Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
İsnad etmek suretiyle, isnad ederek, ona bağlıyarak.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük

KESAFET

(Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Bulanıklık. Kir. Açık veya berrak olmamak. * Kalınlık, yoğunluk, kesiflik, koyuluk. Şeffaf olmamak.