EREK

"EREK" Kelimesi için arama sonuçları

Türkçe - İngilis lüğət

ereksel

 (Türkçe - İngilis lüğət) :
final, relating to an end. neden phil. final cause.
 Türkçe - İngilis lüğət

ereksiz

 (Türkçe - İngilis lüğət) :
purposeless, aimless.
 Türkçe - İngilis lüğət

ereksizlik

 (Türkçe - İngilis lüğət) :
aimlessness.
 Türkçe - İngilis lüğət

gerek

 (Türkçe - İngilis lüğət) :
repeated, preceding nouns or phrases in parallel position 1. whether ... or: Gerek ben gideyim, gerek siz gidin, gerek o gitsin, farketmez. Whether it is I or you or he who goes, it does not make any difference. 2. both ... and: Gerek annesi, gerek babası aynı yerdendirler. Both his mother and his father are from the same place.
Türkçe - İngilis lüğət

gerek

 (Türkçe - İngilis lüğət) :
1. /a/ necessary, needed: Bize çalışacak insan gerek. We need people who will work. Beklemek gerek. One has to wait. Bana sen gereksin. archaic: Bana seni gerek. I need you. 2. need, necessity, requirement, requisite. 3. used with a conditional ending attached to the stem of a verb to show strong probability: O halde mükâfatı kazanan da Adviye olsa gerek. In that case the winner of the prize must be Adviye. Onun hastalığı o evin rutubetinden ileri gelse gerek. His illness is most probably due to the damp in that house. i düşünülmek (for things that must be done or provided) to be considered. inden fazla more than necessary. i gibi as is due, properly. ini yerine getirmek /ın/ to do what is necessary (for). i yok. It is not necessary.
Çox Axtarılan Sözlər Turkish - French Dict. ılık (132797k) Turkish - Germany Dict. çüş (90193k) Turkish - French Dict. açık (71939k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (60420k) Turkish - French Dict. ırmak (53276k) Turkish - French Dict. çatı (52050k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (51284k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (50229k) Turkish - French Dict. balık (50007k) Turkish - Germany Dict. hasır (46053k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (42926k) Turkish - Germany Dict. ılım (42716k)