concern

Results for "concern"

English - Turkish Dictionary

as far as he is concerned

 (English - Turkish Dictionary) :
ona kalırsa, ona sorarsan.
English - Turkish Dictionary

as far as s.o. is concerned

 (English - Turkish Dictionary) :
-e göre: It´s fine as far as I´m concerned. Bana göre iyi.
 English - Turkish Dictionary

be concerned about

 (English - Turkish Dictionary) :
-den kaygılanmak, -den endişe duymak, -i merak etmek.
 English - Turkish Dictionary

concern

 (English - Turkish Dictionary) :
i. 1. (birini) ilgilendiren şey: It´s one of our major concerns. Bizi en çok ilgilendiren şeylerden biri. 2. ilgi: I understand the reason for your concern. Duyduğunuz ilginin sebebini anlıyorum. 3. endişe, kaygı: That is not a cause for concern. Kaygılanılması gereken bir şey değil o. 4. firma. f. 1. ilgili olmak; ilgilendirmek; etkilemek: The article concerns the future. Makale gelecekle ilgili. This doesn´t concern you. Bu seni ilgilendirmez. 2. kaygılandırmak.
 English - Turkish Dictionary

concern o.s. with

 (English - Turkish Dictionary) :
ile meşgul olmak, ile ilgilenmek.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (154883k) Turkish - Germany Dict. çüş (92951k) Turkish - French Dict. açık (75802k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (67539k) Turkish - French Dict. ırmak (58938k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (54242k) Turkish - French Dict. çatı (54054k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (53089k) Turkish - French Dict. balık (51744k) Turkish - Germany Dict. hasır (48924k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (47748k) Turkish - Germany Dict. ılım (47683k)