disagree
disagree
(English - Turkish Dictionary) :
f. 1. uyuşmamak, uymamak, çelişmek: The reports disagree on the cause of the accident. Raporlar kazanın nedeni konusunda çelişiyor. 2. with -e katılmamak, ile aynı görüşte olmamak: I disagree with his thesis. Onun savına katılmıyorum. I disagree with her about that. O konuda onunla aynı görüşte değilim. 3. anlaşamamak. 4. bozuşmak, tartışmak, atışmak. 5. with (yiyecek, iklim v.b.) -e dokunmak, -e yaramamak.
disagreeable
(English - Turkish Dictionary) :
s. 1. nahoş, hoşa gitmeyen, tatsız. 2. huysuz, aksi, ters, sert.
disagreement
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. anlaşmazlık, uyuşmazlık. 2. çekişme.