MÜCÂHİD
MÜCÂHİD
(Islamic Glossary) :
Allah yolunda din düşmanları ile çarpışan, cihâd eden.Benim yolumda mücâhid kimse, benim uhdemdedir (zimmetimdedir) . Rûhunukabzedersem onu Cennet'e vâris ederim. Memleketine döndürürsem sevâb veya ganâimle(harpte alınan mallarla) döndürürüm. (Hadîs-i kudsî-Râmûz-ül-Ehâdîs)Fîsebîlillah (Allah yolunda) mücâhid olanlar en ufak bir zorlama ile bir senelik oruçbedeli ve bir senelik gece ibâdeti hak ederler. (Hadîs-i şerîf-Râmûz-ül-Ehâdîs)Allah yolundaki bir mücâhidin hâli, gündüz oruç tutup gece ibâdet eden bir kimseyebenzer. Tâ ki dönünceye kadar. (Hadîs-i şerîf-Râmûz-ül-Ehâdîs)Mücâhidlere ezâ vermekten Allah'tan korkun. Muhakkak ki Allah, peygamberlerineilişenlere gadab ettiği gibi, onlar için de gadab eder. Peygamberlerin duâsını kabûlbuyurduğu gibi, onların duâsını da kabûl buyurur. (Hadîs-i şerîf-Râmûz-ül-Ehâdîs)İnsanların peygamberlik derecesine en yakın olanı âlim ve mücâhidlerdir. Âlimler,peygamberlerin emirleri ile insanları irşâd ederler. Mücâhidler ise, peygamberlerin emri üzeresilâhlarıyla harbederler. (İmâm-ı Gazâlî)Hiç kimseyi gıybet etmemeli, çekiştirmemeli, gıybet yapana mâni olmalıdır. Emr-i mârûfuve nehy-i münkeri, yâni nasîhati elden kaçırmamalıdır. Fakirlere, mücâhidlere, mal ile yardımetmelidir. Hayır, hasenât yapmalıdır. Günâh işlemekten sakınmalıdır. (Muhammed Ma'sûm)