ŞİRÂ


Results for "ŞİRÂ"

Islamic Glossary

İNŞİRÂH SÛRESİ

(Islamic Glossary) :
Kur'ân-ı kerîmin doksan dördüncü sûresi.İnşirâh sûresi, Mekke'de nâzil oldu (indi). Sekiz âyet-i kerîmedir. Resûl-i ekremin kalbininaçılma hâdisesine işâret edildiğinden, Sûret-ül-inşirâh denilmiştir. İnsanoğlunun hayâtı veçalışmanın esas olduğu bildirilmektedir. (İbn-i Abbâs, Râzî, Taberî)Allahü teâlâ İnşirâh sûresinde meâlen buyurdu ki:(Ey Resûlüm!) Senin için, senin zikrini yükselttik. (Âyet: 4)Kim İnşirâh sûresini okursa, sanki ben elemli iken bana gelip, beni ferahlandırmış gibiolur. (Hadîs-i şerîf-Envâr-üt-Tenzîl ve Esrâr-üt-Te'vîl)
Islamic Glossary

SEVM-İ ŞİRA'

(Islamic Glossary) :
Bâyi'in (satıcının) ve müşterinin, mebî'e (mala) fiyat koymaları, bir fiyatta anlaşmaları.Sevm-i şira' yoluyla uyuşup malı götür, beğenirsen al deyip müşteri de beğenirsem alırımdiyerek alıp götürürken mebi' (mal) telef ve zâyi olsa (zarar görse veya yok olsa) müşterikıymetini veya mislini öder. (Dâmâd)
Islamic Glossary

SIRÂT KÖPRÜSÜ

(Islamic Glossary) :
Cennet'e geçilmek üzere, Cehennem üzerine kurulmuş, mâhiyeti kesin bilinmeyen köprü.Buna, yalnız sırât da denir.Herkesten önce ben ve benim ümmetim Sırat köprüsünden geçeriz. Sırat üzerindengeçerken peygamberlerden başkası birşey söyliyemez. Onlar da; "Yâ Rabbî!Ümmetlerimize (bize îmân edenlere) selâmet (kurtuluş) ihsân eyle (ver) " derler. (Hadîs-işerîf-Tezkire)Büyük kurban alınız ve kesiniz! Çünkü kurbanlarınız, sırât üzerinde sizinbineklerinizdir. (Hadîs-i şerîf-Riyâd-un-Nâsihîn)Sırât köprüsü, Allahü teâlânın emri ile, Cehennem'in üstünde kurulacaktır. Herkese, buköprüden geçmesi emr olunacaktır. O gün bütün peygamberler; "Yâ Rabbî! Selâmet(kurtuluş) ver!" diye yalvaracaklardır. Cennetlik olanlar, köprüden kolayca geçerek, Cennet'egideceklerdir. Bunlardan bâzısı şimşek gibi, bâzısı rüzgâr gibi, bâzısı koşan at gibi geçecektir.Sırât köprüsü, kıldan ince, kılıçtan keskindir. Dünyâda iken İslâmiyet'e uyanlar, nefislerinehâkim olanlar, Sırât'ı kolay ve rahat geçecektir. Nefislerine düşkün olanlar, Cehennemlikolanlar, Sırât'tan geçemeyip, Cehennem'e düşeceklerdir. (Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî)Ehl-i sünnet âlimleri (Resûlullah efendimizin ve O'nun sohbetinde yetişmiş Sahâbe'ninyolunda olan mübârek insanlar), İslâmî bilgilerden hiçbirine, akıl ermediği için, karşıgelmediler. Böylece, kabir azâbına, kabirde Münker ve Nekir denilen iki mele ğin suâlsoracaklarına, sırât köprüsüne, kıyâmetteki terâziye hemen inandılar. Akıl ermediği için olmazdemediler. Çünkü bu büyükler, Kur'ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere uydular. Aklı bu iki temelkaynağa bağladılar. Anlıyabildiklerini anlattılar. Anlıyamadıklarına öylece inandılar.Anlayamadıklarına, aklımız ermediği için anlıyamadık dediler. (Ahmed Fârûkî)
Islamic Glossary

SIRÂT-I MÜSTEKÎM

(Islamic Glossary) :
İslâmiyet'in gösterdiği doğru yol.Allahü teâlâ âyet-i kerimelerde meâlen buyuruyor ki:Ey âdemoğulları! Şeytana itâat etmeyin; o size apaçık bir düşmandır, diye size öğüdvermedim mi? Bir de bana ibâdet edin; sırât-ı müstekîm budur (diye emretmedim mi?) .(Yâsîn sûresi: 60,61)(Ey Resûlüm!) Sen, hemen sana vahy edilen (indirilen) Kur'ân'a yapış (Onunla amel et!)Şüphesiz ki sen, sırât-ı müstekîm üzerindesin. (Zuhrûf sûresi: 43)Hazret-i Âişe, Resûl-i ekrem efendimiz teheccüde (gece namazına) kalktığı zaman şöyleduâ ederdi diyor: "Ey Mikâil, Cebrâil ve İsrâfil'in Rabbi olan, gökleri ve yeri yaratan, gizlive âşikâre her şeyi bilen Allah'ım! Kullarının arasındaki ayrılıkları düzeltecek olan Hâkim(hüküm sâhibi) sensin. Beni, hakka, hidâyet eyle. Çünkü sen, dilediğini sırât-ı müstekîmehidâyet edersin." (Hadîs-i şerîf-Sahîh-i Müslim)Sâdıklar (doğru söyliyenler) ve hakîkate erenler (gerçeği bulanlar, kurtuluşa erenler)sözbirliği ile diyoruz ki: "Sırât-ı müstekîm; Ehl-i sünnet vel-cemâatin, yâni Resûlullahefendimizin ve O'nun sohbetinde yetişen Sahâbe-i kirâmın yoludur. (Muhammed Bâkî-billah)
Islamic Glossary

ŞİRÂ

(Islamic Glossary) :
Satın almak. (Bkz. Bey' ve Şirâ)