onar


Results for "onar"

Ottoman - Turkish Dictionary

BETONARME

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Fr. İskeleti demir çubuklardan yapılmış olan beton.
Ottoman - Turkish Dictionary

MONARŞİ

(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Fr. Hâkimiyetin kaynağı birtek şahısta (Kral, padişah, han v.s.) olduğu kabul edilen devlet şeklidir. Bu şahsın, yani devlet başkanının yanında bir meclis (parlamento) olursa; meşruti monarşi; olmazsa; mutlak monarşi ismini alır. Ayrıca devlet başkanının iş başına gelmesi şekline göre, irsi veya seçimli monarşi adlı çeşitleri de vardır.Monarşi, istibdat demek değildir. 1877 yılına kadar Osmanlı Devletinde bir parlamento yoktu. Fakat kanunlar âdil bir şekilde tatbik ediliyordu. Bu tarihte mutlak monarşi sona ermiş, meşruti monarşi devri başlamıştır. Asırlardır İngiltere de, meşruti monarşi devlet şekline sâhiptir. Monarşi, bir devlet şekli olduğu için, hükümet şeklinden ayrıdır. Yâni monarşik bir devlette, hükümetin kurulması ve vazife görmesi hukuk ve adâlete uygun olabilir. Eğer meşruti monarşi ise, hükümetin teşkili ve faaliyeti, parlamenter demokrasi esaslarına uygun olarak tanzim edilebilir ve yürütülebilir.
Sociological Dictionary

İRTİCA [İng. reaction, reactionary]:

(Sociological Dictionary) :
Rücu etmek, geriye dönmek, geçmişi aynı özelliklerle yaşamak, her türlü yenileşmeye karşı olmak ve reddetmek anlamına gelmektedir.Zaman zaman siyasî plemiğe de konu olan bu kavramın yer yer yanlışkullanıldığı ve toplumda mutabakatların gelişmesini engellediği görülmektedir. İrticaî faaliyetler içinde olanların bütünü temsil etmekten çok uzak, küçük bir azınlık olduğu hesaba katılarak bu gibi hareketlere yanlış genelleme yapılarak pirim verilmelidir.İrtica, cehaletten beslenen bir tepki hareketidir. Sadece dinlerle özdeşleştirilmesi de eksik bir yaklaşımdır. Siyasî irtica hareketleri de irtica konusunda göz önünde tutulmaladır. Demokrasiden geriye otoriter ve totaliter yönetime dönme, din ve vicdan hürriyetini ortadan kaldırma milli devletten tekrar geriye şehir devletlerine dönme arzu ve eğilimleri de irticaî bir nitelik taşır.ideolojik şartlanma gereği yaşanmamış veya bir dönem dar bir alanda gerçekleşmi-mesalâ 1792 ve 1871 Paris Komünündeki yasama tarzında olduğu gibi toplum modellerine geri dönüşü sağlayıcı gayretler de irtica kapsamına girer.Tarihî boyut içinde, XV. Yüzyılda İspanya'da,Endülüs'de Müslümanlara karşı uygulanan vahşet ve soykırım, kültür mirasının yokedilmesi, Avrupa'yı sarsan ve tesirleri uzun süre devam eden "mezhep çatışmaları", Yahudilerin engizisyondan kaçarak II. Bayezid Döneminde Osmanlı'ya sağınma sebebleri Bosna Hersek'de 1990'lı yılların başında görülen Müslüman katliamı ve bunun daha önce olduğu gibi Müslümanların yaşamadığı bir Avrupa hayaline dayandırılması, Orta Doğuya düzenlenen Haçlı Seferleri, Çeçenistan'da çöken komünist rejimi geri getirebilmek için insan haklarını ve hürriyet isteğini yok edecek tarzda sivillerin öldürülmesi, Rrusya'nın çökne Sovyetler Birliği'nin yerine "Bağımsız Devletler Topluluğu" projesi ile eski nüfuzunu sağlama gayretleri de irtica işaretleri taşıyan sosyal olaylardır.
Dictionary of Economics

DEFLATIONARY GAP

(Dictionary of Economics) :
DEFLASYONİST AÇIKTam istihdamı sağlamak veya cari fiyatlar üzerinden mevcut mal ve hizmetleri tüketmek için gerekli harcama miktarının toplam harcamalardan çıkartılan kısmıdır.
Dictionary of Economics

INFLATIONARY GAP

(Dictionary of Economics) :
ENFLASYONİST AÇIKEkonomide mevcut toplam talebin toplam arzdan daha fazla olmasından dolayı ortaya çıkan açıktır. Böyle durumlarda, eğer toplam talep arz seviyesine indirilemezse veya toplam arz talebi karşılayacak kadar yükseltilemezse, fiyatlar yükselir.