MÜZEKKİ
MÜZEKKİ
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Zekâ. dan) Temizleyen, ıslâh eden, tezkiye eden. * Huk: Şâhitleri gizli olarak tezkiye eden kimse. Eskiden hâkimler, şâhit olarak gösterilen kişilerin iyi kimse olup olmadıklarını, şehadetlerinin kabul olunabilip olunamıyacağını icab eden kimselerden sorarlar, haklarında; "İyidir" denilenlerin şehadetlerini kabul ederlerdi.
MÜZEKKİ-İ NEFS
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
İnsanın nefsini ıslâh eden. Terbiyeye sebeb olan.
MÜZEKKİR
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Andıran, hatıra getiren, yâd ettiren, zikrettiren, hatırda tutturan. * Zikreden, ibâdet eden. * Resul-i Ekrem (A.S.M.) mü'minleri ve bütün beşeriyeti tehlikeli şeylerden halâs edip iki cihan saadetine nâil olma yolunu tâlim ettiğinden, Kur'an-ı Kerim'de müzekkir diye isimlendirilmiştir.
MÜZEKKİRE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Bir iş için üst makama yazılan resmi kâğıt.
MÜZEKKİRE-İ MÜKERRERE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Tekrar tekrar hatırlatan.