KERÂHET
KERÂHET
(İslami Terimler Sözlüğü) :
İğrenme, tiksinme, istememe. Harama yakın olma veya yapılmaması iyi olma. Dinde terkedilmesi iyi olan bir şeyin terk edilmeyip yapılması. Kerâhet, tahrîmiyye ve tenzîhiyye olmaküzere iki kısımdır. (Bkz. Mekrûh)
Kerâhet Vakitleri
(İslami Terimler Sözlüğü) :
Namaz kılmak tahrîmen mekruh yâni haram olan vakitler. Güneş doğarken, batarken,gündüz ortasında iken.Kerâhet vakti olan üç vakitte başlanan farzlar sahih olmaz. Bu üç vakitte başlanan nâfileleribozmalı. Başka zamanlarda kazâ etmelidir. Bu üç vakit: Güneş doğarken, batarken veNısf-ün-nehâr dâiresi üzerinde, yâni gündüz ortasında ikendir. Burada gün eşin doğması, üstkenarının ufkundan görünmeye başlayıp, bakılamayacak kadar parlamasına (İşrak vaktine)kadar olan zamandır. Güneşin batması da, tozsuz, dumansız, berrak bir havada, ziyânın geldiğiyerlerin veya kendisinin bakacak kadar sararmağa başladığı vakitten batıncaya kadar olanzaman demektir. Güneş batarken yalnız o günün ikindi namazı kılınır. (M. Sıddîk Gümüş)
Kerâhet-i Tahrîmiyye
(İslami Terimler Sözlüğü) :
Kur'ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîfteki delilinden zan ile anlaşılan yasak. Harama yakın mekruh.(Bkz. Tahrimen Mekrûh)
Kerâhet-i Tenzîhiyye
(İslami Terimler Sözlüğü) :
Yasak olmasına kuvvetli ve açık bir delil bulunmayan ancak yapılması iyi olmayan şeyler.Helâle yakın mekrûh. (Bkz. Tenzîhen, Tenzîhî Mekruh)