people


Results for "people"

Sociological Dictionary

HALK [İng. People]:

(Sociological Dictionary) :
Aynı ülkede yaşayan, ortak menfaatleri bulunan, bir arada olmaları tesadüfî olmaktan uzak, sürükli, teşkilââtsız ve yaygın bir gruptur. Halk kavramı, aynı zamanda idare edilen "ahali" anlamında kullanıldığı gibi, aynı yerde toplanmış kimselere de denir. Köy halkı, ev halkı vs. Halkın birleşmesi ve ortak hareket edebilmesi ve halkı vs. Halkın birleşmesi ve ortak hareket edebilmesi ve kollektif davranışta bulunabilmesi kitle haberleme araçları ile mümkündür.Ziya Gökalp, halk mefhumunu ümmet ve millet kavramlarından ayırmıştır. (Bkz. Millet, Ümmet) Z. Gökalp'e göre halk kelimesi Fransızcadaki "people" karşılığı olarak kullanıldığı gibi; bir devletin teb'ası olarak ve millet anlamında da kullanıldığı görülmektedir. Gökalp, bu kavramları birbirinden ayırmak için hak kelimesini, milletin güzideler (seçkinler) dışındaki kısmı için kullanmayı uygun bulmuştur. (Gökalp, Z., 1981)
English - Turkish Dictionary

be peopled by/with

(English - Turkish Dictionary) :
(bir yerin) halkı/personeli -den oluşmak/ibaret olmak.
English - Turkish Dictionary

Most people think so.

(English - Turkish Dictionary) :
Çoğu kimse böyle düşünüyor.
English - Turkish Dictionary

people

(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. birileri: Be quiet! There are people in the next room. Sus! Yandaki odada birileri var. Are there people in the next room? Bitişikteki odada kimse var mı? Do those people really believe that? Onlar gerçekten ona inanıyor mu? Most people from that area are like that. Oralıların çoğu öyle. All the people in the village came. Tüm köy halkı geldi. 2. insanlar, insanoğlu: People are like that. İnsanlar öyle. 3. Bazı genellemelerde kullanılır: People will say she did it on purpose. Mahsus yaptığını söyleyecekler. 4. (belirli bir ülkede yaşayan/belirli bir soydan gelen) halk: He wishes to serve his people. Halkına hizmet etmek istiyor. 5. aile, bir kimsenin yakınları. 6. çoğ. uluslar, milletler, kavimler. f. (insanlar) (bir yere) yerleşmek; insanları (bir yere) yerleştirmek; (bir yeri) iskân etmek.
English - Turkish Dictionary

pick people/animals off

(English - Turkish Dictionary) :
insanları/hayvanları teker teker (silahla) vurmak/öldürmek.