LAHİK
LAHİK
( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
Yetişen, vâsıl olan, ulaşan. * İlâve olan, eklenen. * Sonradan tâyin edilen, yenisi. (Bak: Lâhık)
LAHİKE
( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
(C.: Levâhik) Gr: Ek, ilâve. (Bak: Lâhıka)
MÜLAHIK
( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
(Lahk. dan) Yapışık, bitişik.
MÜTELAHİK
( Ottomane - Türkisch Wörterbuch) :
(Lühuk. dan) Biribirinin arkasından gelen. Birbirine katılan.
LÂHİK
( islamische Glossar) :
1. Namaza imâm ile berâber başladığı hâlde, kendisine uyku, gaflet veya benzeri birsebebden dolayı abdest bozulması hâli ârız olup da (meydana gelip de) namazın tamâmını veyabir kısmını imâm ile kılamayan kimse.Lâhik, imâma uyan cemâat gibi hareket eder. Kaçırdığı rek'atleri kendi başına kılarkenimâma uymuş gibi davranır. Bunun için kendi başına kıldığı rek'atlerde, üzerine sehv secdesi(yanılma, unutma secdesi) gerekecek bir yanılma olsa, bundan dolayı se hv secdesi yapmaz.(İbn-i Âbidîn)Lâhik olan kimse, cemâati terk ettikten sonra eğer dünyâ kelâmı söylememiş ise, imâmınardında gibidir. Lâkin, câmiden çıktıktan sonra, pek yakın yerden abdestini almalıdır. Çokileriye giderse, namazı bozulur diyen âlimler vardır. (Kutbüddîn-i İznikî)Namazda imâma uyanlar dört çeşittir. Bunlar; müdrik (iftitah yâni başlama tekbirini imâmile birlikte alan), muktedî (iftitâh tekbîrine yetişemiyen), mesbûk (imâm, rek'atlerin birini veyaikisini kıldıktan sonra uymuş olan) ve lâhiktir. (Kutbüddîn-i İznikî)2. Kavuşan, ulaşan, yetişen.Peygamber efendimiz, bir kabir yanında hazır oldukları vakit; "Dünyâ ve âhiret selâmeti,müslümanlardan ve mü'minlerden bu kabirde bulunanların üzerine olsun. Biz inşâallahsize lâhik oluruz. Siz bizden evvel göçtünüz. Biz de, size tâbi olup, sonradan varırız. YâRabbî! Bizi ve bunları mağfiret et ve günâhlarımızı affet" buyururdu. (Hadîs-işerîf-Müslim)