deva


Résultats pour "deva"

Ottoman - Dictionnaire turc

EDEVAT-I KİTABET

(Ottoman - Dictionnaire turc) :
Yazı vasıtaları.
Ottoman - Dictionnaire turc

HURDEVAT

(Ottoman - Dictionnaire turc) :
f. Kırık dökük, eski püskü şeyler, öteberi. Hırdavat.
Chemical Dictionary

Devamlı spektrum

(Chemical Dictionary) :
Beyaz ışık bütün renkleri içerdiğinden bir prizmadan geçirilirse elde edilen renkler sürekli olur, yani birinin bitmek üzere olduğu anda öbürü başlar. Renkler sınır bölgelerde iç içe girmiş devamlı bantlar halindedir. Bu tür spektrumlara devamlı spektrumlar denir.
Dictionnaire des sciences économiques

DEVALÜASYON

(Dictionnaire des sciences économiques) :
Sabit döviz kuru sisteminde, dış dengeyi sağlamak amacı ile ulusal paranın dış değerinin hükümet tarafından düşürülmesine devalüasyon denir. Ulusal paranın dış değerinin düşürülmesi ithalatın pahalılaşmasına ihracatın ise ucuzlamasına yol açar. Bu nedenle devalüasyon ithalatın azalmasını ihracatın artmasını sağlar. Sonuç olarak ithalat giderleri azalır ihracat gelirleri artar. Böylece ticaret bilançosundaki açıklar giderilmeye çalışılır. Devalüasyonun ihracatı arttırarak döviz geliri kazandırıcı etkisi kesin değildir. İhracat hacminde ortaya çıkan göreli ucuzlamadan daha yüksek olduğu durumda devalüasyonun döviz kazandırma etkisi söz konusudur.
Dictionnaire des sciences économiques

KISMİ DEVALÜASYON

(Dictionnaire des sciences économiques) :
Ulusal paranın resmi dış değeri sabit tululurken, ithalata yeni vergiler konması, ihracata ise prim verilmesi. Genellikle devalüsyondan kaçınan hükümetler fiili döviz kurunu etkileyen kısmi devalüasyona başvurarak, döviz rezervi üzerindeki baskıyı azaltmaya ve bu yolla dış açıkları kapatmaya çalışır. Dış ticarette, vergi ve subvansiyonlar fiili döviz kurumu (uygulandıkları malların) yükseltici bir etki oluştururlar. Vergi ve subvansiyon uygulaması tüm ihraç ve ithal mallarını kapsayacak biçimde genişletilir ve eşit oranlı tutulursa bu durumda fiilen ulusal para dış ticaret açısından devalüe edilmiş olur.