mature

Results for "mature"

armature
(English - Turkish Dictionary) :
i., elek. armatür; endüvi; rotor, döneç.

immature
(English - Turkish Dictionary) :
s. 1. olgunlaşmamış. 2. ham, olmamış. 3. toy, gelişmemiş.

mature
(English - Turkish Dictionary) :
f. 1. olgunlaşmak; olgunlaştırmak. 2. erginleşmek. s. 1. olgun, ergin. 2. iyi hazırlanmış (plan, eser v.b.). 3. vadesi gelmiş, vadesi dolmuş.

premature
(English - Turkish Dictionary) :
s. 1. zamanından önce olan/gelişen, erken. 2. mevsimsiz, zamansız. 3. erken doğmuş, prematüre (bebek).

prematurely
(English - Turkish Dictionary) :
z. zamanından önce, mevsimsiz olarak, erken.

Last Searched Words

English - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Turkish - Germany Dict.

Turkish - English Dict.

Economy Terms Dict.

RİSKİN DAĞITILMASI İLKESİ

Ottoman - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

Germany - Turkish Dict.

Turkish - English Dict.

Germany - Turkish Dict.

Computer and Internet

additive white Gaussian noise

Keyword Searches

Turkish - French Dict.

ılık (142822k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (91969k)

Turkish - French Dict.

açık (74269k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (64172k)

Turkish - French Dict.

ırmak (55356k)

Turkish - French Dict.

çatı (53199k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (52594k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (52088k)

Turkish - French Dict.

balık (51046k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (47752k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (45309k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (45259k)