single

Résultats pour "single"

every single
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
her: She remembers every single mistake they made. Yaptıkları her hatayı hatırlıyor.

form a single file
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
tek sıra olmak, birbiri ardınca sıralanmak.

in single file
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
tek sıra halinde.

not a single one of them
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
onlardan bir kişi/tane bile, onlardan bir tek bile: Not a single one of them came to her aid. Onlardan bir tek kişi bile yardımına koşmadı.

single 1
(Anglais - Turc Dictionnaire) :
s. 1. tek: She hasn´t a single enemy. Onun tek bir düşmanı yok. I can´t think of a single example. Tek bir örnek gelmiyor aklıma. 2. bekâr, evlenmemiş. 3. tek kişilik. 4. yalınkat (çiçek); çiçekleri yalınkat olan (bitki). i., İng. gidiş bileti; dönüş bileti.

««
«
1
2
3
4
5
6
7
8
»
»»

Dernière Mots recherchés

Computer and Internet

Religious Terms Dict.

İlm-ül-Yakîn

Religious Terms Dict.

Medical Terms Dict.

Turkish - Germany Dict.

French -Turkish Dict.

Turkish - French Dict.

Turkish - French Dict.

Turkish - French Dict.

Computer and Internet

Turkish - French Dict.

Ottoman - Turkish Dict.

NEŞRÎ

Recherches de mots-clés

Turkish - French Dict.

ılık (189127k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (95607k)

Turkish - French Dict.

açık (78686k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (70624k)

Turkish - French Dict.

ırmak (70563k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (57458k)

Turkish - French Dict.

çatı (56235k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (55946k)

Turkish - French Dict.

balık (53607k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (52752k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (52323k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (52089k)