advance

Results for "advance"

advance
(English - Turkish Dictionary) :
i. 1. ilerleme, ileri gitme. 2. yaklaşım; teklif. 3. tic. avans. f. 1. ilerletmek; ilerlemek. 2. artmak; artırmak. 3. avans vermek. 4. ileriye almak. 5. yardım etmek. 6. terfi ettirmek; terfi etmek. s. ileri, ileride bulunan.

advanced
(English - Turkish Dictionary) :
s. ilerlemiş, ileri.

advanced in years
(English - Turkish Dictionary) :
yaşlı. a child who´s advanced for his age yaşına göre çok bilgili bir çocuk.

advanced in years
(English - Turkish Dictionary) :
yaşlı.

advancement
(English - Turkish Dictionary) :
i. ilerleme.

Last Searched Words

Turkish - English Dict.

Turkish - English Dict.

English - Turkish Dict.

Computer and Internet

latching circuit

Computer and Internet

Turkish - Turkish Dict.

Turkish - Kurdish Dict.

Germany - Turkish Dict.

Turkish - English Dict.

Economy Terms Dict.

Turkish - Germany Dict.

Turkish - English Dict.

İranlı

Keyword Searches

Turkish - French Dict.

ılık (154308k)

Turkish - Germany Dict.

çüş (92912k)

Turkish - French Dict.

açık (75716k)

Turkish - Turkish Dict.

İNDÎ (67426k)

Turkish - French Dict.

ırmak (58761k)

Kurdish - Turkish Dict.

naşî (54218k)

Turkish - French Dict.

çatı (54019k)

Turkish - Turkish Dict.

HÂDİS (53044k)

Turkish - French Dict.

balık (51718k)

Turkish - Germany Dict.

hasır (48886k)

Kurdish - Turkish Dict.

rêsî (47680k)

Turkish - Germany Dict.

ılım (47627k)