already

Results for "already"

English - Turkish Dictionary

already

 (English - Turkish Dictionary) :
z. 1. şimdiden, halen (Türkçede genellikle çevirisiz kalır.): You´re too late; he´s already gone. Geç kaldın; gitti. 2. Beklenenden daha erkeni göstermek için kullanılır: Has he finished already? Bu kadar erken mi bitirdi? 3. daha önce: As I´ve already seen it, there´s no need for me to come. Daha önce gördüğüme göre gelmeme gerek yok.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (142809k) Turkish - Germany Dict. çüş (91964k) Turkish - French Dict. açık (74267k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (64168k) Turkish - French Dict. ırmak (55351k) Turkish - French Dict. çatı (53197k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (52591k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (52086k) Turkish - French Dict. balık (51041k) Turkish - Germany Dict. hasır (47749k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (45306k) Turkish - Germany Dict. ılım (45256k)