ŞAHADET

Results for "ŞAHADET"

Ottoman - Turkish Dictionary

ÂLEM-İ ŞAHADET

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Şahâdet âlemi. Bu dünya. Cenâb-ı Hakkın âyetlerine ve emirlerine imân edenlerin, hakka, hakikate şahadette bulundukları ve Allah'a itaat ve ibadetle mükellef oldukları dünya âlemi.(Âlem-i şahadet, avâlim-i guyub üstünde tenteneli bir perdedir. M.)
 Ottoman - Turkish Dictionary

ŞAHADET

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Şehâdet) Şâhidlik. * Bir şeyin doğruluğuna inanmak. * Delâlet. Alâmet, işaret, iz. * Allah (C.C.) rızâsı yolunda hayatını fedâ etmek. Din için muharebeden şehitlik. (Bak: Şehid)
 Ottoman - Turkish Dictionary

ŞAHADET GETİRMEK

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Kelime-i Şehadet olan $ kelâmına inanıp söylemek. Bir Allah'tan başka ilâh olmadığına; Muhammed Aleyhissalâtü vesselâm'ın, Allah'ın Resulü olduğuna inanarak söylemek.
 Ottoman - Turkish Dictionary

ŞAHADETNAME

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Bir işin yapılmasına müsaade veren resmî izin kâğıdı. Vesika. Diploma.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (140800k) Turkish - Germany Dict. çüş (91715k) Turkish - French Dict. açık (73999k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (63377k) Turkish - French Dict. ırmak (54842k) Turkish - French Dict. çatı (52848k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (52260k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (51882k) Turkish - French Dict. balık (50811k) Turkish - Germany Dict. hasır (47647k) Turkish - Germany Dict. ılım (44868k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (44859k)